Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından New York'ta düzenlenen akşam yemeği etkinliğinde, Türk-Amerikan toplumunun temsilcileriyle yeniden bir araya gelmekten bahtiyarlık duyduğunu söyledi.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
İş insanlarımız ve girişimcilerimizi yürekten kutluyorum. Biz entegrasyona sonuna kadar varız, asimilasyona ise aynı derecede karşıyız."TERÖRLE MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRÜYORUZ"
Türkiye, terör belasıyla hem sahada hem masada en büyük mücadeleyi veren ülkelerin başında geliyor. Amerika’daki Türk toplumunun FETÖ ve PKK ile mücadeleye desteği çok önemli. Terör örgütü mensupları, sadece ülkemizin menfaatlerini değil, yurt dışındaki vatandaşlarımızın ticari teşebbüslerini ve sivil toplum kuruluşlarını da doğrudan ya da dolaylı şekilde hedef alıyor. Amerikalı karar alıcıları ve ticari çevreleri yalana boğarak menfaat sağlamaya çalışan örgüt üyeleri Türk toplumu içerisinde de bölünme ve ayrışmaları körüklemeye çalışıyor. Türkiye karşıtı her operasyona gönüllü figüranlık yapan örgüt mensuplarına karşı sizlerden teyakkuz halinde olmanızı bekliyorum. Milletin iradesine darbe yapmaya kalkan, ellerinde vatandaşlarımızın kanı olan, demokrasimize, huzurumuza, birlik ve beraberliğimize kasteden, tek gayesi Türkiye'ye ve Türk milletine zarar vermek olan bu hainlerle mücadelemizi hukuk zemininde sonuna kadar sürdüreceğiz."İSLAM DÜŞMANLIĞI BÜYÜK BÜYÜK BİR SALGINA DÖNÜŞTÜ"
Burada şu hususa özellikle dikkat çekmek istiyorum. Son yıllarda Batı'lı ülkelerde, bilhassa Avrupa'da İslam ve yabancı düşmanlığı, vatandaşlarımızın da huzurunu tehdit eden büyük bir salgına dönüştü. Hemen her gün mescidlerimize, camilerimize, Müslümanlara ait iş yerlerine bir kundaklama olayı gerçekleşiyor. Aşırı sağcı akımların hedefinde de göçmenler ve Müslümanlar var. Sosyal medya ve kimi siyasetçiler ise ırkçı nefretin yayılmasını adeta teşvik etmekte, yangına körükle gitmektedir. Türkiye olarak vatandaşlarımızın yaşadığı ülkelerdeki aşırı sağcı akımları ve nefret söylemlerini yakından takip ediyoruz. Irkçılığın olduğu gibi İslam düşmanlığının da bir suç olarak tasnif edilmesi ve yasal yaptırıma tabi tutulması gerektiğini savunuyoruz. Müslüman düşmanlığına karşı mücadeleye öncülük etmeyi sürdüreceğiz.