Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri
Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ana yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına
yönelik olarak geliştirilen Elektronik Destek Podunun (EDPOD), gerçek radar sistemlerine
karşı tüm testleri başarıyla tamamlamasıyla ilgili yaptığı açıklamada: “Milli Teknoloji
Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik altyapıları ve özgün
teknolojileri geliştirmeye, ‘Tam Bağımsız Büyük Türkiye’ için çalışmaya devam ediyoruz”
dedi.
Bakan Kacır, TÜBİTAK BİLGEM ana yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına yönelik olarak
geliştirilen EDPOD, gerçek radar sistemlerine karşı tüm testleri başarıyla tamamladığını
duyurdu. Kacır sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu sözleri kullandı: “TÜBİTAK BİLGEM tarafından kritik bileşenleri yerli ve milli imkanlarla
geliştirilen radar sinyal algılayıcı taktik elektronik destek podu F-16 EDPOD, gerçek radar
sistemlerine karşı gerçekleştirilen tüm testleri başarıyla tamamladı. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik altyapıları ve özgün teknolojileri geliştirmeye, ‘Tam Bağımsız Büyük Türkiye’ için çalışmaya devam ediyoruz.”
F-16 EDPOD
F-16 uçaklarına entegre bir radar sinyal algılayıcı olan EDPOD; düşman hedef ve takip
radarları, füze güdüm radarları ve hedef aydınlatma radarlarına ait sinyalleri algılama, bu
çevresel tehditleri tanımlayarak kayıt altına alma, yüksek kapasiteyle ham veri kaydı ve
hassas konum belirleme gibi yeteneklere sahip bir taktik elektronik destek podudur.
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ana
yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına yönelik olarak geliştirilen Elektronik Destek Podu
(EDPOD), gerçek radar sistemlerine karşı tüm testleri başarıyla tamamladı.
DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALTAN KRİTİK TEKNOLOJİ
F-16 EDPOD, muadili yurtdışı menşeili sistemlerle karşılaştırıldığında, kritik bileşenlerinin yerli ve milli imkânlarla TÜBİTAK BİLGEM İleri Teknolojiler Araştırma Enstitüsü (İLTAREN) tarafından geliştirilmesi, savunma teknolojileri alanındaki dışa bağımlılığı azaltmasıyla ülkemize elektronik harp (EH) alanında kritik bir yetkinlik kazandırıyor. F-16 EDPOD’un öne çıkan bir diğer özelliği ise görev sonrası analizlerde büyük öneme sahip olan radar temas bilgilerini, konum bilgilerini ve işaretlerini yüksek kapasiteyle kaydedebilme yeteneği. Ayrıca tespit edilen tehdit bilgileri, anlık olarak belirli veri kanallarıyla diğer silahlı kuvvet unsurlarıyla paylaşılabilecek şekilde tasarlandı.
ELEKTRONİK HARP NEDİR?
Elektronik harp; radyo, kızılötesi ve mikrodalga gibi elektromanyetik dalgaları kullanarak
tehditleri tespit etmeyi, yanıltmayı ve engellemeyi amaçlayan sistemlerin bütünü diye nitelendiriliyor. Üç temel bileşeni; elektronik destek (ED), elektronik taarruz (ET) ve elektronik korunma (EK) olarak tanımlanıyor.POD NEDİR?
Pod, hava araçlarının dış gövdesine entegre edilen ve farklı görevler için özelleştirilebilen modüler sistemler şeklinde açıklanıyor. Göreve uygun donanımlarla yapılandırılabilir, hızlı entegrasyon sağlayarak operasyonel esneklik sunuyor.
Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ana yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına
yönelik olarak geliştirilen Elektronik Destek Podunun (EDPOD), gerçek radar sistemlerine
karşı tüm testleri başarıyla tamamlamasıyla ilgili yaptığı açıklamada: “Milli Teknoloji
Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik altyapıları ve özgün
teknolojileri geliştirmeye, ‘Tam Bağımsız Büyük Türkiye’ için çalışmaya devam ediyoruz”
dedi.
Bakan Kacır, TÜBİTAK BİLGEM ana yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına yönelik olarak
geliştirilen EDPOD, gerçek radar sistemlerine karşı tüm testleri başarıyla tamamladığını
duyurdu. Kacır sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu sözleri kullandı: “TÜBİTAK BİLGEM tarafından kritik bileşenleri yerli ve milli imkanlarla
geliştirilen radar sinyal algılayıcı taktik elektronik destek podu F-16 EDPOD, gerçek radar
sistemlerine karşı gerçekleştirilen tüm testleri başarıyla tamamladı. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik altyapıları ve özgün teknolojileri geliştirmeye, ‘Tam Bağımsız Büyük Türkiye’ için çalışmaya devam ediyoruz.”
F-16 EDPOD
F-16 uçaklarına entegre bir radar sinyal algılayıcı olan EDPOD; düşman hedef ve takip
radarları, füze güdüm radarları ve hedef aydınlatma radarlarına ait sinyalleri algılama, bu
çevresel tehditleri tanımlayarak kayıt altına alma, yüksek kapasiteyle ham veri kaydı ve
hassas konum belirleme gibi yeteneklere sahip bir taktik elektronik destek podudur.
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ana
yükleniciliğinde F-16 savaş uçaklarına yönelik olarak geliştirilen Elektronik Destek Podu
(EDPOD), gerçek radar sistemlerine karşı tüm testleri başarıyla tamamladı.
DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALTAN KRİTİK TEKNOLOJİ
F-16 EDPOD, muadili yurtdışı menşeili sistemlerle karşılaştırıldığında, kritik bileşenlerinin yerli ve milli imkânlarla TÜBİTAK BİLGEM İleri Teknolojiler Araştırma Enstitüsü (İLTAREN) tarafından geliştirilmesi, savunma teknolojileri alanındaki dışa bağımlılığı azaltmasıyla ülkemize elektronik harp (EH) alanında kritik bir yetkinlik kazandırıyor. F-16 EDPOD’un öne çıkan bir diğer özelliği ise görev sonrası analizlerde büyük öneme sahip olan radar temas bilgilerini, konum bilgilerini ve işaretlerini yüksek kapasiteyle kaydedebilme yeteneği. Ayrıca tespit edilen tehdit bilgileri, anlık olarak belirli veri kanallarıyla diğer silahlı kuvvet unsurlarıyla paylaşılabilecek şekilde tasarlandı.
ELEKTRONİK HARP NEDİR?
Elektronik harp; radyo, kızılötesi ve mikrodalga gibi elektromanyetik dalgaları kullanarak
tehditleri tespit etmeyi, yanıltmayı ve engellemeyi amaçlayan sistemlerin bütünü diye nitelendiriliyor. Üç temel bileşeni; elektronik destek (ED), elektronik taarruz (ET) ve elektronik korunma (EK) olarak tanımlanıyor.POD NEDİR?
Pod, hava araçlarının dış gövdesine entegre edilen ve farklı görevler için özelleştirilebilen modüler sistemler şeklinde açıklanıyor. Göreve uygun donanımlarla yapılandırılabilir, hızlı entegrasyon sağlayarak operasyonel esneklik sunuyor.